Malum yakın bir sürede ölüm orucu maiyetinde Türkiye gündemi sürekli meşgul edilmekte idi..
Bizlerde evimizde ve iş yerimizde elimizde bir kumanda “Muhteşem yüzyıl, ve Öyle bir geçer zamanki” dizisi izler gibi izliyoruz.
Neymiş efendim İmralı’da yatan bir bebek katilinin bir takım istekleri için sözde cezaevlerindeki uzantılı köpekleri açlık orucu tutmuşlar.
Dışarıya baktığında ulusal medyada yer alan Ahmet Türk’ün zengin yer sofrası fotoğrafından sonra ise malum BDP’liler de başlamışlardı.
Evet ben şahsım bunları bu anlamda canı gönülden destekliyordum.
Yanlış duymadınız tekrar ediyorum bunlara açlık oruçlarını tutmaları noktasında bütün desteğimi kesinlikle esirgemiyordum.
Bunları benim gibi herkes desteklemeli ki en azından bunlar gibi pisliklerden bizlerde kurtulmuş oluruz.
Bir arkadaş ortamında söylemiştim bu sözlerimi.
Söylediğim bir şey daha vardi ki bunlar gündemi meşgul etmekten başka bir şey yapmazlar. Yakındır hemen vaz geçerler demiştim.
Aynısı da oldu.
Bizim Anadolu’muzda çok güzel sözler vardır.
Ne güzelde bir söz var ki tam bunlar için “Yiğit düşmanında olsa mertliğini bozmuyor doğruluk içerisinde yaşıyorsa ona dost olmaktan korkma, lakin dost görünüşte 3 kuruşluk menfaat için çakallık yapanları kendine düşman eyle ki sende doğruluktan sapmayasın” diye…
İşte bunların hal ve hareketleri de bu arkadaşlar.Bir yerlerin uzantısı haline gelerek kollar oluşturup varız havasında yaşamaya çalışıyorlar.
Hepimiz bir takım işlerle uğraşıyoruz.
Sabah işyerimize gelip gerekirse gecenin bir vaktine kadar şerefimiz ve onurumuzla çalışıyor bir şeyler ortaya çıkarmak için mücadele ediyoruz. Sektörlere ayrılmışız. İnşaat, reklam, market vb. herkes bir sektörde para kazanma mücadelesi veriyor.
Birileri de bu Ülkeyi parçalama sektörüne geçmiş onlarda kendi aralarında kadrolar kurmuş, iş yok güç yok “nerde bir değirmen var git taşını çevir” örneği misali her yerde bitiyorlar.
-Bir bakmışsınız cezaevlerinde ölüm oruçları,
-Bir bakmışsınız Taksim meydanda yerde bağdaş kurmuşlar,
-Bir bakmışsınız Polise tokat atmışlar,
-Bir bakmışsınız Genel Kurmay Başkanına sen benim gözümde Çavuş bile olamazsın demişler,
-Bir bakmışsın devletin Kaymakamını dövmüşler,
-Bir bakmışsın Savcıyı vurup öğretmeni kaçırmışlar
Ekmeğimizi yiyerek bize nankörlük yapanlar bunlar. Nedir bizim elimizi kolumuzu bağlayan onu da anlamış değilim.
Adam çıkıyor aslanlar gibi diyor ki “APO” yu asamazsınız diyor. Cezaevinden çıkartılıp ev hapsi maiyetinde güzel bir yaşantı istiyor.
Keyfi aleme bakarmısınız istekler hiç bitmiyor.
Yine acı bir Pazar sabahına hep birlikte merhaba dedik. 5 vatan evladı pırıl pırıl askerimiz Şehit oldu 15 askerimiz ise yaralı. 20 aile evine ateş düştü. Analar ağladı kadınlar dul çocuklar yine yetim kaldı.
Ülke olarak nereye gidiyoruz hiç belli değil.
Daha kaç gün Şehit vereceğiz filim izler gibi bu şerefsizlerin hal ve hareketini izleyeceğiz oda işin başka bir boyutu.
Ne diyelim Allah yukarıda bu zulümleri görüyor. İnşallah bunlarında bir gün belalarını verirler ve Ülke olarak güzel bir nefes alır huzur içerisinde yaşamaya çalışırız.
Sedat Erdem