1 – Horlama nedir?
Horlama yumuşak damağın uyku sırasında daha çok nefes alırken titreşmesinden çıkan sestir. Nefes yolunun üst kısmında yani nazofarenks, dil kökü, yumuşak damak, küçük dil ve larenx üstünün gevşek bir dokuya dönüşmesinden kaynaklanır.
2 – Neden horluyorum?
Uyku sırasında yumuşak damak ve dilde gevşeme olur ve bu gevşeme boğazda daralmaya ve nefes geçerken titreşime neden olur. Özellikle de sırt üstü yatınca da dil kökü geriye ve aşağıya doğru nefes yolunu tıkar.
3 – Horlama tehlikeli midir?
Aslında her horlamanın altında bir patoloji vardır hiçbiri masum değildir! Ama en önemlisi altta yatan nefes kesilmesi denilen APNE olayının olup olmadığıdır. Çoğunlukla da horlamanın altından apne çıkar.
4 – Apne ne zaman tehlikelidir?
10 saniye boyunca nefes kesilmesi olması yani APNE, çocukta saatte 5 in üstünde, erişkinlerde de 10 un üstünde olması çok tehlikeli bir durumdur. Çünkü bu apneler sırasında kanda oksijen düzeyi düşer ve damarlara, organlara ve beyine zarar verir.
5 – Horlama en çok hangi yaşta görülür?
Horlama en çok 30-60 yaş arasında görülür.
6 – Horlamanın ne gibi riskleri var?
Horlayan kişilerde kalp – damar – beyin rahatsızlığı olur ve gece ANİ ÖLÜM riskleri yüksektir.
7 – Horlamanın tehlikesini nasıl anlarız?
Horlayan kişiyi akşam uyku testine yani polisomnografiye yatırırız.
Bu testte; kesin ve net ölçümlerle, bilgisayarda izleyerek, apnelerin veya hipopnelerin olup olmadığını, bunların sayısını, vücuttaki ve beyindeki değişimleri izleriz ve raporlarız. Sonuçta hastanın horlaması basit midir yoksa tehlikeli midir diye ortaya çıkar.
Tehlikeli sonuçlar çıkınca ikinci bir gece tekrar CPAP titrasyonu denen bir test için hasta tekrar yatırılır.
İki gecenin de testinin sonuçları raporlanır ve heyet raporu hazırlanır.
8 – Basit tehlikesiz horlama için ne yapılır?
Kulak burun boğaz bölümünce operasyonlar yapılır ve düzeltilir.
9 – Tehlikeli olan apne veya hipopne içeriği olan horlamalar için ne yapılır?
Günümüz bilimsel çalışmalarında en son tedavi protokolleri olarak CPAP cihazı kullanılır kullanamayanlara ise KBB ameliyatları yapılır.
10 – Horlama olmadan uyku apne olabilir mi?
Evet olabilir, şöyle ki hasta daha önceden kulak burun boğaz operasyonu geçirmiştir ya da zayıflamıştır bu durumda sessiz gizli apne vardır ve uyku testine girmeden anlaşılmaz.
11 – APNE belirtileri nelerdir?
Horlama,
Uyku sırasında kollarda ayaklarda çekilme kasılma huzursuzluk,
Vücudun uykuda sürekli pozisyon değiştirmesi ve huzursuzluk,
Tansiyon yükselmesi,
Kalp göğüs ağrıları,
Mide problemleri,
Depresyon,
Aşırı sinirlilik,
Cinsel yetersizlik,
Öğrenme algılama hafıza sorunları,
Unutkanlık,
İşte performans düşüklüğü,
Gündüz uyku basması,
Sabahları olan baş ağrıları,
Yorgun uyanma vücutta ağırlık,
Televizyon karşısında uyuma araç kullanırken uyuma,
İlaca rağmen düşmeyen tansiyon veya geçmeyen baş ağrısı,
Gece sık sık uyanma,
Gece aşırı terleme,
Gece sık sık kabus görme,
12 – Uyku Apne En sık hangi yaşlarda görülür?
Erişkinlerde 30 – 60, çocuklarda ise 3 – 6 yaş arasında görülür.
13 – Tedavi olmazsam ne olur?
Hipertansiyon,
Kalp büyümesi,
Sürekli kilo alma yani obezite,
Diabet şeker hastalığı,
Aritmi,
Cinsel iktidarsızlık,
Kalp krizi geçirme,
Beyin felci geçirme,
Uykuda ani ölüm,
14 – Kimler daha çok uyku apne hastalığı yönünden yuksek risk altında?
Horlayanlar,
Hipertansiyon,
Obezite, yani aşırı kilo alma (zayıf olmanız uyku apne yoktur anlamına gelmiyor, aksine uyku apne size kilo aldırıyor! )
Kan yağları yüksekliği,
Diabet şeker hastalığı,
Kalp damar hastalığı yaşayanlar,
Felç geçirmişler,
Ailesinde kalp damar beyin damar hastalığı olanlar,
Ailesinde uyku apne ve horlama olanlar,
Depresyon,
15 – Uyku testi yani polisomnografi zor mudur?
Sadece akşam sekizde pijamanızı alıp test merkezine gelirsiniz ve size kablolar bağlanır ve hızlı stressiz uyumanız için ilaç verilir ve 1 saat içinde uykunuz başlar. Sabah altıda erkenden kalkarsınız ve isterseniz duşunuzu alıp işinize evinize gidersiniz.
16 – Hastalığın tedavisi nasıldır?
Ya gece yatarken CPAP cihazı kullanılır ya da özel KBB ameliyatları yapılır.
İlaçla tedavisi yoktur.
Zayıflamakla, akupunkturla, burun ağız aparatlarıyla, bitkisel ilaçlarla tedavisi yoktur.
MUTLU, HUZURLU VE SAĞLIKLI YAŞAMLAR