Terör örgütü Pkk’nin siyasi uzantısı olduğunu angut kuşlarının bile bildiği Hdp’nin savunuculuğunu yapan devrimci (!) solun MHP’ye ve Devlet Bahçeli’ye topyekün saldırıya geçmesine şaşırdık mı?
Şaşırmadık zira Öcalan’ın ‘’40 yıldır Türk solunu sırtımda taşıyorum’’ ifadesinde vücut bulduğu üzere devrimci (!) sol uzun süredir Pkk’nın sırtına binmiş durumda. Hal böyle olunca devrimci (!) solculuk yerini korsan solculuğa bırakmıştır.
Korsan solculuk kendini emek savunucusu ve anti-emperyalist olarak tanımlar lakin uluslar arası güçlerin güdümünde olduğu (Biji Serok Obama sloganıyla) tescillenmiş eli kanlı bölücü örgütle arasına çizgi çekmez, üstelik siyasal ve eylemsel işbirliğine gider.
Bu işbirliğinin siyasal izdüşümü seçimlerde kendini gösterirken eylemsel izdüşümü olarak da yurtiçinde ve Ayn-el Arap (Kobani) ’deki silahlı faaliyetler göze çarpar. Amerika’nın hava desteği ile Pkk-Pyd’nin kanton birleştirme çabasına destek veren korsan solcuların hala anti-emperyalist söylemleri kullanması ise traji-komik bir durum olarak varlığını sürdürür.
Bugün liberal limanlara demirlemiş eski tüfek devrimcilerin bir çoğunun Devlet ile Pkk’yı eşit düzeye indirgeyen açıklamaları korsan soluculuğun bir diğer göstergesidir. Bu durum korsan solcuların devasız devlet düşmanlıklarının da dışavurumudur aslında.
Dünden bugüne korsan solun ezilen halklar kategorisine Müslüman –Türkler’in dahil olamayışı da samimiyetsizliklerinin ifşasıdır. Ağızlarından bir kez olsun Kerkük’ü, Karabağ’ı, Doğu Türkistan’ı işitmediğimiz korsan solcular söz konusu Pkk-Hdp olunca ellerindeki tüm propaganda imkanlarını kullanmaktan çekinmezler.
Emeğin en çok sömürüldüğü, isçilerin köle gibi çalıştırıldıkları Çin’e karşı hiç ses yükseltmeden emek savunuculuğu yaptığını iddia eden korsan solcular için bu durum yaman bir çelişki olarak görülmez.
Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkesi kapsayıcı nitelikte tanımlanmış olan Türk Milleti’nin bütün değerlerine/kazanımlarına savaş açıp, üstüne üstlük halk adına mücadele ettiğini iddia etmek de korsan solculuğa özgü bir absürtlüktür.
Emek Bayramında meydanlara çıkıp kamu mallarına zarar vererek milletin gözünde '' emek '' kavramını terör kavramıyla özdeş hale getirip kompradorların ekmeğine yağ sürmenin ve isçilerin hakli taleplerini sendika ağalarıyla birlikte teröre kurban etmenin yanı sıra, Pkk’nın sözcülüğü adına '' barış '' kavramının toplumsal karşılığını yok etmek de korsan solculuğa has bir durumdur.
Kulaklarımızda hala Pkk’lılarla birlikte attıkları ‘’kürdistan faşizme mezar olacak’’ sloganları yankılanan korsan solcular bir kez olsun kendilerini sorgulayacaklar mıdır acaba?
Ne zaman bu ülkenin isçi, memur, esnaf çocuklarına kurşun sıkanlarla, Anadolu’nun 1000 yıllık kardeşliğini dinamitlemeye çalışanlarla işbirliği yapmaktan vazgeçecekler?
Ne zaman belediye otobüslerine molotof kokteyli atmaya son verecekler? Ne zaman kamu mallarına yani halkın mallarına zarar vermeyi bırakacaklar?
Doğrusu bu soruların cevapları konusunda hiç de ümitli değiliz! Çünkü onlar kolay yolu bulmuşlar. Kendi söyleyip kendi inandıkları bir ‘’faşizm’’ masalını anlatmaya devam edecek gibi görünüyorlar ne yazık ki!
Ey korsan solcular, biz rahatlıkla ‘’kahrolsun faşizm’’ , ‘’kahrolsun emperyalizm’’ , ‘’kahrolsun sömürü düzeni’’ diyoruz, peki ya siz bir kez olsun ‘’kahrolsun bölücülük’’ , ‘’kahrolsun terör’’ , ‘’kahrolsun Pkk’’ diyebilecek misiniz?
Selam Dogru Yolda Gidenleredir.