Öncelikle bu konuda Türk Ceza Kanunu ne diyor ona bakalım: 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu şöyle tarif etmekte:
Boşanma süreçlerinde en sık rastladığımız sorunlardan biri de, velayet kendisinde olmayan tarafın, mahkeme kararına uymayarak çocuğu izinsiz yanında götürmesi ve alıkoymasıdır.
Örnek olması için, kendi baktığım davalardan biri üzerinden bu konuyu işleyeceğim.
Eşinden boşanmak isteyen bir müvekkilim, çocukların velayetini ve nafaka talep etti.
Karşı taraf anlaşmaya yanaşmadığı için dava çekişmeli boşanmaya dönüştü.
Biz davayı açtık ve dava sonuçlanıncaya kadar velayetin geçici anneye verilmesini talep ettik.
Mahkeme bizim isteğimiz doğrultusunda karar verdi.
Geçici velayet ile tedbir nafakasına hükmetti.
Baba, çocukları ancak mahkemenin tayin ettiği günlerde görebilirdi.
Baba, mahkeme kararını hiçe sayan bir hareket sergiledi ve çocukları alıp başka bir şehre gitti.
Öncelikle bu konuda Türk Ceza Kanunu ne diyor ona bakalım:
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu şöyle tarif etmekte:
Velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya babanın, ya da 3.derece dahil kan hısımının, 16 yaşını bitirmemiş bir çocuğu, veli, vasi veya bakım ve gözetimi altından bulunan kimsenin yanından, cebir veya tehdit kullanmaksızın kaçırması veya alıkoyması halinde, 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
( YTCK M. 234/1)
Yani, anne veya baba da olsa, eğer ki mahkemece velayet yetkisi elinden alınmışsa, kendi çocuğunu izinsiz bir yere götürmesi, kaçırması ve alıkoyması suçtur.
Biz de haliyle savcılığa suç duyurusunda bulunarak gerekli işlemlerin yapılmasını ve çocukların anneye iade edilmesini talep ettik.
Bir gün sonra polis nezaretinde babanın ikametine gidip çocukları teslim aldık.
Av.Özlem Ağca
agcahukuk@gmail.com
03122447535